Trafikte güvenlik ve dikkat, her sürücünün öncelikli sorumluluklarından biridir. Ancak son yıllarda, Türkiye'de trafik kazalarının artışında önemli bir rol oynayan bilinçsizlik faktörü, beklenenden çok daha ciddi bir sorun haline gelmiştir. Bu durum, sadece kazaların artmasına değil, aynı zamanda hayatların kaybına da neden olmaktadır. Yapılan son araştırmalar, trafik kazalarının en yaygın nedenleri arasında yer alan bilinçsizlik oranının, Türkiye’de hızla yükseldiğini ortaya koyuyor. Özellikle genç sürücüler arasında dikkat eksikliği, aşırı hız ve trafik kurallarına uyumda azalma gibi problemler ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Birleşmiş Milletler verilerine göre, Türkiye, trafik kazaları ile ilgili ölüm oranında dünya sıralamasında maalesef üst sıralarda yer alıyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun raporuna göre, 2022 yılında meydana gelen kazaların büyük bir kısmı, sürücülerin dikkat eksikliği ve bilinçsizlik nedeniyle gerçekleşti. Yıllık ortalama 3.000 ölüm ve 100.000’in üzerinde yaralanma, bu durumu daha fazla iç karartıcı kılmakta. Kazaların başlıca nedenleri arasında dikkatsizlik, hız yapma, alkol ve uyuşturucu etkisi altındayken araç kullanma gibi unsurlar dikkat çekiyor. Bununla birlikte, sürücülerin trafik kurallarına uyum konusundaki yetersizlikleri, bu durumun temel nedenleri arasında ön plana çıkmaktadır.
Özellikle 18-25 yaş aralığındaki genç sürücüler, yoğun trafik akışında ve yüksek stres altında en çok etkilenen gruplardan biridir. Son yıllarda yapılan çeşitli araştırmalar, gençlerin trafik kurallarına uyumda, dikkat ve sorumluluk konusunda daha az duyarlı olduğunu gösteriyor. Genç yaştaki sürücüler, genellikle hız yapma, telefonla konuşma ve aşırı risk alma eğilimindeler. Bu durumu etkileyen sosyal medya ve dijital çağın getirdiği etkenler, gençleri daha tehlikeli davranışlar sergilemeye teşvik ediyor. Özellikle sosyal medya platformları üzerinden paylaşım amacıyla yapılan hızlı sürüşler ve tehlikeli araç manevraları, hem kendi hayatlarını hem de diğer sürücülerin hayatlarını riske atıyor.
Daha fazla bilinçlenmek ve bu sorunların üstesinden gelmek için toplumun her kesimine büyük bir sorumluluk düşüyor. Eğitim programları ve kamu spotları aracılığıyla sürücü bilincinin arttırılması, gelecekteki kazaların azaltılmasına büyük katkı sağlayabilir. Herkes için trafiğin güvenli hale gelmesi adına, sürücü adaylarının eğitimleri sırasında trafik kurallarına önem verilmeli, pratik uygulamalarla desteklenen bir bilgilendirme süreci oluşturulmalıdır. Acil durumlarla başa çıkabilme becerileri sağlayarak sürücülerin kendi hayatlarının ve bütün bir toplumun güvenliğini artırmak mümkün olacaktır. Ülkemizde her yıl trafik kazalarında kaybedilen canları düşünerek, bilinçlenme ve eğitim çalışmalarına öncelik vermek zorundayız.
Bilinçsiz sürüş alışkanlıklarının değiştirilmesi, sadece bireysel bir çaba değil, toplumun her bireyinin desteklemesi gereken bir harekettir. Sürücüler, sadece kendi güvenlikleri için değil, aynı zamanda sevdiklerinin ve diğer yol kullanıcılarının güvenliği için de sorumluluk taşımaktadır. Trafikte güvenliği artırmak, devlet ve sivil toplum kuruluşları tarafından desteklenen projelerle mümkün olacaktır. Kurulan kampanyalar, trafik kurallarının ciddiyetini vurgularken, bilinç düzeyini artırmak adına elzemdir.
Trafikte ölümcül bilinçsizlik sorunuyla başa çıkmak, artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Hepimiz, bu tehlikeli durumu tersine çevirmek için üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Çünkü her kayıptan sonra yapılan ‘keşke’ler, hiçbir hayatı geri getiremez. Güvenli bir trafik ortamı, bizlerin elinde. Unutmayalım ki her birimiz, geleceği şekillendiren bu yolculuğun bir parçasıyız.